Kore seyahatinizde Seul’den sonra mutlaka görmeniz gereken şehir: Busan. 48 saatte Busan’da gezilecek yerler, ulaşım, spa deneyimi, deniz ürünleri ve Gamcheon Culture Village gibi renkli duraklarla dolu kısa ama unutulmaz bir rota paylaşıyoruz.

Busan’da sabah saatlerinde Blueline Park mini trenine binerek başladığımız bu rota, sahil manzaraları, skywalk deneyimi ve renkli kültür mahalleleriyle dolu bir gün sunuyor. Deniz kenarında geçen huzurlu ve ilham verici bir keşif için harika bir seçenek!

Spa sonrası Busan sokaklarında epey aç bir şekilde yürürken keşfettiğimiz Somunnan Naengsamjib, hem lezzetli Kore barbeküsü hem de sıcacık bir yerel deneyim sundu. Galbi, bulgogi ve soju eşliğinde, Busan’daki hatta Kore’deki en samimi akşam yemeğimizi burada yedik.

Busan’daki Shinsegae AVM içinde yer alan Spa Land, temalı saunaları, sıcak havuzları ve masaj hizmetleriyle Kore spa kültürünü deneyimlemek için harika bir adres. Şehrin karmaşasından uzaklaşıp reset atmak isteyenler için kaçırılmaması gereken bir durak.

Busan’da deniz ürünleri denemek isteyenler için denize sıfır konumuyla öne çıkan Mipojip, tazeliği ve geleneksel sunumlarıyla öne çıkıyor. Abalone’dan çiğ deniz mahsullerine kadar Kore mutfağının özgün tatlarını deneyimlediğimiz bu öğle yemeği, yalnızca bir öğün değil, bir kültür deneyimiydi.

Busan’daki Birleşmiş Milletler Anıtsal Mezarlığı, Kore Savaşı’nda hayatını kaybeden 11 ülkeden binlerce askerin anısını yaşatıyor. Türk askerleri için ayrılmış özel alanıyla bu sessiz ve anlamlı yer, Güney Kore’ye giden herkesin görmesi gereken bir durak.

Seul’ün gece halini keşfetmek ister misiniz? Changgyeong Sarayı’nın ışıkları, Gwangjang Market’in sokak lezzetleri, rengarenk fenerlerle süslenmiş Jogyesa Tapınağı… Bu gece turunda Seul’ün hem geleneksel hem modern yüzünü bir arada yaşadık.

Nisan ayında Seul’ün bahar havasını ve sakuralarla bezenmiş parklarını keşfetmek harika bir deneyimdi. Yeouido Hangang Park’ta k-drama tadında yürüyüşler yaptık, Namdaemun Kapısı’nı ve pazarını gezdik, sokak lezzetlerinin tadına vardık. Renkli ve hafif bir rota arayanlara birebir!

Seul’deki Kore Savaşı Anıtı’nda Türk bayrağını görmek, Türkiye’nin savaşta oynadığı önemli rolü hatırlatıyor. 1950 Kore Savaşı’na katılan Türk askerlerinin anısına yapılan bu anıtta, tarihi belgeler, insan hikâyeleri ve “Ayla” filmine ilham olan olaylara da yer verilmiş. Güney Kore halkının Türkiye’ye duyduğu vefa duygusu burada açıkça hissediliyor.

Seul’deyken Kuzey Kore sınırına yapılan bir günlük DMZ turuna katıldık. Yer altı tünelinden gözlemevine, propaganda savaşlarından karlar altındaki Y şeklindeki köprüye kadar bu tur, tarih ve gerilimi bir arada yaşatan çok özel bir deneyimdi.

Seul’de kar, dolu ve fırtınayla başlayan bir günün sonunda N Seoul Tower’a çıktık. Şehri 230 metreden izledik, sakuralarla süslenmiş bir salonda yürüdük, manzaraya karşı kısa bir mola verdik. Seul’de şehre tepeden bakmak isteyenler için keyifli bir durak.

Kore’ye vardığınızda internet ve ulaşım sorunuyla uğraşmak istemiyorsanız, Incheon Havaalanı’ndan alabileceğiniz SIM kart ve T-money toplu taşıma kartı paketiyle her şey hazır hale geliyor. Bizim deneyimimize göre oldukça pratik ve sorunsuz bir seçenek!

Seul'deki ilk günümüzde geleneksel hanboklarımızı giyip Gyeongbokgung Sarayı’nı gezdik, Asker Değişim Töreni’ni izledik, Bukchon Hanok Köyü’nde sokaklarda dolaştık ve sokak lezzetlerinin tadına baktık. Kültür dolu bir başlangıç yapmak isteyenler için ilham dolu bir rota!